
Aileler, çocuklarının okuma alışkanlığına sahip olmaları için bir çok kola başvururlar. Ailelerinin bu çabası, doğru yöntem kullanılmadığı için çoğu zaman olumsuz sonuçlar doğurur.Peki, çocuğun okuma alışkanlığı kazanması için aileler nasıl bir ol izlemeli? İşte o sorunu
1. Çocuk herhangi bir şekilde kitap ile ilgilenirken aile bireyleri kitaptan daha eğlenceli bir program seçmemelidir. Aksi halde bu davranış çocukta ilgi kaymasına neden olur.
Piknik, seyahat gibi herhangi bir eğlence ihtiva eden program yaşanırken veya televizyon seyrederken, bilgisayar ile ilgilenirken çocuğuna sen kitap oku demenin hiçbir yararı olmadığı gibi tam aksine kitaba karşı bir iticilik yaratacağı bilinmelidir. Şunu belirtmek gerekir ki çocuğa kitap oku demek okumanın önündeki en büyük engellerden birisidir. Zira emir ile yapılan iş genellikle üstünkörü yapılır, ya de emir olmadan yapılmaz.
2. Ebeveynler çocuklarını cezalandırmak zorunda kaldıklarında onlara kitap almamakla ve onlara kitap okumamakla tehdit etmeliler
3. Çocuklara bir ceza verilecek ise onları bir hafta kütüphaneye götürmeme cezası verilmelidir.
4. Bilgisayarın, televizyonun, elektronik oyunların yetenek ve bedensel gelişime olumsuz etkisi olduğu gibi zeka gelişimi ile okuma istek ve alışkanlığına olumsuz ket vurduğu bütün ailelere fark ettirilmelidir.
5. Komşu ve arkadaşlar arasında aileler kitap değişimi yapmalı çocuklar da bu davranışa özendirilmelidir.
6. Her aile günde en az bir saat bütün işleri bir kenara bırakarak okuma için zaman ayırması önerilmelidir. Ebeveynin bu uygulaması sırasında çocuklar eşlik etmeye asla zorlanmamalıdır. Ayrıca çocukların ilgi alanlarını takip ederek o alana yönelik dergiler, kitaplar önerilmeli ve evde bulundurulmalıdır.
7.Çocuğun kendi istediği saatte okumasına izin vermek çocuğun daha keyifli okuma yapmasına neden olacaktır. En olmadık saatlerde dahi okuma isteği engellenmemelidir.
8. Annesine, babasına, kardeşine sesli okuduğu hikayeler için minik ödüller konması çocukta okumaya karşı yeni ilgilerin doğmasına neden olabilir. Zaman zaman anne ve babanın “ senin sesinden hikaye dinlemek çok hoşuma gidiyor” gibi ifadeleri çocukta okumaya karşı çok olumlu yankılar bulabilir. Okuma bilmez iken ben sizlere okuyordum ama artık sizler okumayı öğrendiniz siz bana okuyun gibi ifadeler çocuğu onurlandıracağı gibi okuma isteğinde olumlu gelişmelere neden olabilecektir.
9. Bebeklerin doğum öncesinde de çevrelerine duyarlı oldukları, dış seslerden etkilendikleri artık bilinen bir gerçektir. Hamile iken sesli kitap okunması halinde ise çocukların konuşma yeteneklerinin daha iyi geliştiği bilgisinden hareketle, hamile bayanların hamilelikleri esnasında en güzel ses tonuyla mümkün olduğunca çok kitap okumaları gerektiği bilgisi aktarılmalıdır.
10. Anne babalar çocuklarının okuduğu kitapları çocukların da göreceği şekilde karıştırmalı, ilgilenmelidir.
11. Evin günlük kullanılan salonuna her gün çocuğun ilgisini çekebilecek türden seviyesine ve ilgisine uygun, gazete, dergi, ansiklopedi ya da kitaplar konulmalıdır. Bu kitaplar birkaç günde bir değiştirilmelidir,
12.Çocuk eğitimi, çocuk ruh sağlığı, ders ve sınav başarıları konularında ailelerin seviyelerine uygun her ay en az bir kitap okumaları hararetle önerilmelidir.
13. Hangi yaş grubunun hangi kitaplara ilgi duyduğu ailelere fark ettirilmelidir. Bol resimli kitapların çocuklar için olmazsa olmazlarından olduğu fark ettirilmelidir.
14.Okunacak hikaye ve masallar olumsuz davranışları anlatan konuları içermemelidir.
15.Öğrencilere seviyelerine uygun dergiler tanıtılmalı ve abone olmaları teşvik edilmelidir.
16. Özellikle kültür seviyesi düşük çevrelerde sıklıkla kullanılan çok okuma gözüne yazık, gibi ifadeler kitap okuma sevgisine vurulan çok olumsuz bir yaklaşımdır . Bu tür ifadelerin kullanılmaması için veliler uyarılmalıdır.
17. Hikaye, masal, roman okumakla meşgul olan çocuğa asla onu bırak da ders çalış denmemeli ve hatta çalışacağı dersten daha önemli olduğu herhangi bir şekilde vurgulanmalıdır. Bu konuda da veliler bilgilendirilmelidir.
18.. Çok okuyan öğrencilere başarı sağlamış gibi bir yaklaşımda bulunulmamalı, günlük sıradan bir ihtiyacını gideren bir pozisyonda davranılmalıdır.
19. Çocuk kitapları alınırken mümkün olduğunca çok resimli kitaplar tercih edilmelidir. Karakalem çalışması ya da çok ince çizgili siyah beyaz resimli kitapların çocukların dikkatini daha çok çektiği bilinmelidir.
20. Okuduğu kitabı bitiren herkesin bir hafta içerisinde yeni bir kitaba başlaması sağlanmalıdır, kitaba başlamama süresi uzadıkça okuma isteğinde kendiliğinden bir azalma meydana geldiği unutulmamalıdır.
21. Yapılan bir hata çocuğun kitabı okuyup okumadığı amacıyla birtakım teste tabi tutulmalarıdır. Çocuğun okuyup okumadığı asla test edilmemelidir. Kitabın okunup okunmadığının kontrolü amacıyla özet çıkarttırılması çocukta kitaba karşı bir iticilik yaratacağı unutulmamalıdır.
22. Hiç kimseye kitap oku, Kitap okumak güzeldir v.s gibi telkinlerde bulunulmamalıdır, sadece ortam hazırlanmalı, örnek olunmalıdır.
23. Ailelere her fırsatta çocukları ile birlikte kütüphaneye ve kitapçı dükkanlarına gitmeleri önerilmelidir.
24. Hiç bir kitabın fiyatının üzerinde yazılı değerden daha pahalı olamayacağı; kitabın içeriğinden alınan bilgilerin hayatta kullanılması ile elde edilen kazançlı sonuçlar örnek verilerek anlatılmalıdır.
25. Çocuğun ilgisine yönelik kitabı çocuğun kendisi belirlemelidir. Çocuğun aldığı kitap seviyesinin çok altında ya da üstünde olabilir, müdahale edilmemelidir. Bir süre sonra çocuk kendi ilgi ve seviyesine uygun kitapları bulacaktır.
26.Güzel ve vurgulu bir ses tonu ile kayda alınmış olan kitapların çocukların dinlemesi halinde okuma isteklerinde etkili olabileceği bilinmelidir. Bununla birlikte kitapların radyo tiyatroları şeklinde radyoya uyarlanması halinde de okumaya karşı ilgi ve istek uyandırmada etkili olacağı bilinmelidir.
KAYNAK:http://www.ogretmendiyari.com/